Seralarda topraksız tarım tekniğiyle iki kat daha fazla verim alınacak!

Hasan Şentürk, bitki ekimi ve hasadı dışındaki her türlü işlemin bilgisayar yönetiminde gerçekleştirildiği topraksız seraların, Akdeniz ve Ege'de yaygınlaştığını söyledi.

'Tarımda uzay teknolojisi kullanıyoruz' diyen Agrobay Seracılık'ın Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Şentürk, domates, biber, marul ve roka gibi sebzeleri, jeotermal seralarda topraksız ortamda ürettiklerini söyledi.

31/10/2006 İZMİR - İzmir'in Bergama ilçesindeki jeotermal seralarda kullanılan sistemle sebzeler, topraksız ortamda, tamamen bilgisayar yönetiminde büyütülüyor. Bölgede sayıları hızla artan modern seralara değişik sektörlerden yatırımcılar da ilgi gösteriyor. İzmir'de jeotermal kaynakların yoğun olarak bulunduğu Bergama ve Dikili ilçeleri, Manisa'nın Turgutlu ilçesi, Denizli ve Aydın illerinin bazı bölgelerinde sera yatırımlarının hızlandığı ifade edildi. Bergama ve Dikili'de birkaç yıl öncesine kadar sadece bir sera bulunurken 2006'da sekiz firmanın sera yatırımına girdiği belirtildi.

Bölgede Agrobay Seracılık A.Ş. ile modern seracılığa başlayan Bayburt Grup Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Şentürk, inşaat sektöründe faaliyet gösterirken bölgedeki jeotermal potansiyeli gördüğünü ve seracılığa yatırım yapmaya karar verdiğini söyledi.

Ürünler Tesco'ya satılıyor

Yatırıma başladığı dönemde ilçede yerleşik büyük tarım işletmelerinin seracılıkla para kazanılamayacağını iddia ettiğini ifade eden Şentürk, şu bilgileri verdi: "250 dönüm kapalı alan üzerinde yıllık yedi bin ton domates, bin 500 ton Kaliforniya biberi üretiyoruz. 6 milyon avro olan ihracatımızı gelecek yıl 10 milyon avroya çıkaracağız. Kapasitemizi bu yıl 100-150 dönüm daha artıracağız. Şu anda dünyanın en büyük beşinci serasıyız. 2010 yılında sera alanını 600 dönüme çıkararak, dünyanın en büyüğü olmayı hedefliyoruz. Domates ve Kaliforniya biberinin yanında marul, roka gibi yeşillik üretimine de başlıyoruz. Ürünlerimizi Avrupa'da Tesco gibi önde gelen market zincirlerine gönderiyoruz. Talebe yetişemiyoruz, ürün fiyatıyla ilgili bir sıkıntımız yok. Jeotermal seracılığın başarısını görünce işe başlarken bize 'Kâr edemezsiniz' diyenler de bu işe yatırım yapmaya başladı."

Seralarda topraksız tarım tekniğiyle iki kat daha fazla verim alınacak!

100 derecelik suyla ısıtma

İnşaat, tekstil gibi artık eskisi kârların sağlanamadığı sektörlerden kaçıldığını söyleyen Şentürk şöyle devam etti: "Girişimciler de bu sektöre adım attı. Türkiye, bu gelişim hızıyla çok yakın bir gelecekte seracılık merkezi olacak." Jeotermal kaynaklardan çıkan 100 derecelik suyla ısıtılan seraların bilgisayar teknolojisiyle yönetildiğini vurgulayan Şentürk, bitkilerin bilgisayar ortamında yetiştiğini ifade etti.

Bir yılda kâra geçilebilir

Daha çok Antalya, Mersin, İzmir, Manisa Muğla ve Aydın'daki seralardaki sebze yetiştiriciliğinde toprak yerine organik ve inorganik maddelerin yani perlit, hindistancevizi lifi ya da ponza kullanılıyor. Topraktaki yetiştiriciliğe göre topraksız yetiştiricilikten iki kat fazla verim alınıyor. Topraksız yetiştiricilik yapılan seralarda, ısıtma ve havalandırma gibi iklimlendirme çalışmalarından çok iyi sonuçlar alınıyor. Verilen bilgiye göre şimdilik topraksız yetiştiriciliği büyük işletmeler yapıyor çünkü bir dekarının maliyeti 30-50 bin YTL. Yatırım bir yıl içinde kendini amorti ediyor. Bu üretimi yapacak küçük işletmelerin profesyonel anlamda üniversitelerden danışmanlık hizmeti almaları gerekiyor. Yetkililer Türkiye'de halen 30 bin dönüm alanda seracılık yapıldığını, bunun ancak yüzde 1'inin topraksız üretime ayrıldığını söylüyorlar.

'Sadece toplayıp paketliyoruz'

"Domates, biber üretirken bile uzay teknolojisini kullanıyoruz" diye konuşan Şentürk, üretim için toprak kullanılmadığını, sera alanlarının kayalıklar düzlenerek elde edildiğini aktardı. Kış aylarının başladığı bu dönemde kendilerinin de hasat sezonuna başladığını dile getiren Şentürk, "Bitkilerin ekilmesi ve hasadı dışındaki her şey bilgisayar yönetiminde gerçekleşiyor. Bilgisayar sistemi, bitkilerin havalandırma, güneşleme ve sulama ihtiyaçlarını saptayıp belli programlar otomatik olarak gerçekleştiriliyor. İnsana sadece ürünü toplayıp paketlemek kalıyor" dedi.

(aa, Radikal)